Ostarine (MK 2866) İncelemesi, Yan Etkileri, Kür ve Kombinasyonları

Uyarı: SARM'lar sadece araştırma amaçlı kullanılmak üzere olup, FDA ve Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı tarafından onaylanmamış bileşenlerdir, olumsuz ve beklenmedik ciddi etkilere yol açabilir.

Ostarine, ikinci nesil bir SARM (seçici androjen reseptör modülatörü) olup, aynı zamanda Enobosarm veya MK-2866 olarak da bilinir.

Ostarine, steroidlerin anabolik etkilerini taklit etmek amacıyla formüle ederek sert yan etkiler olmaksızın; teorik olarak daha güvenli bir ilaç sağlamaktadır. Amaç, SARM’ların kas erimesi, osteoporoz ve anemi gibi hastalıklardan muzdarip hastalarda steroidlerin hormonal sistem üzerindeki yıkıcı etkilerinden uzak bir tedavi sağlamaktır.

Ostarine (MK-2866), ilk olarak 2001 yılında tanımlanmış ve ABD’li bir biyoteknoloji firması olan GTX Inc tarafından geliştirilmiştir. O zamandan beri faz I, II ve III klinik deneylerde değerlendirilmiştir.

İki faz III deneyinde, GTX, Ostarine’in kaşeksiden (kas kaybı) muzdarip meme kanseri hastalarında başarısız olduğunu duyurdu. Bu, kas hipertrofisi (boyut) artışına rağmen, kas gücünde önemsiz iyileşmeler nedeniyleydi.

Ostarine’in yakın zamanda oluşturulmuş olması nedeniyle, FDA ve Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı tarafından insan kullanımı için onaylanmamıştır, bu nedenle kozmetik amaçlar için satın almak yasadışıdır ve spor organizasyonları tarafından yasaklanmıştır. Dünya Dopingle Mücadele Ajansı tarafından doping olarak tanımlanması konusundaki yayınlanan bu belgeye göz atabilirsiniz.

Ostarine ve diğer SARM’lar ‘araştırma bileşenleri’ olarak sınıflandırılmıştır ve sadece bilimsel araştırmalar için izin verilmektedir.

Bu, SARM üreticilerinin pazarlama stratejilerini değiştirmelerine yol açmış, ürünleri ‘diyet takviyesi’ yerine ‘araştırma kimyasalı’ olarak etiketlemişlerdir. Bu yasal boşluğu veya gri alanı etkili bir şekilde kullanarak üretimi ve satışı yapılmaktadır.

Ostarine Faydaları

Kas Boyutu & Gücü

Ostarine, AR’yi (androjen reseptörleri) uyararak iskelet kası ve kemik gücünü artırmak suretiyle anabolik steroidlerin anabolizmasını taklit eder.

Ostarine ayrıca uydu hücre döngüsü aktivasyonunu artırır, bu da kaslardaki miyonüklei sayısını artırmak için miyofibrlerle birleşmesine yol açar.

Ostarine’in doku seçici özellikleri sayesinde, steroidlerin androjenik yan etkilerini tetiklemeden yağsız kas kütlesini artırabilir. Prostat gibi kaslarda bulunan reseptörleri tutunmadığı için iyi huylu prostat büyümesi gibi hastalıklar önlenmiş olur.

Yaşlı erkekler ve kadınlar üzerinde yapılan bir çalışmada, katılımcılar 12 hafta boyunca günde 3mg Ostarine alarak yağsız vücut kütlesini yüzde 3 artırdı (kaynak). Bu, 80kg ağırlığındaki bir erkeğin 2,4kg kas kazanması anlamına gelmektedir.

Bu sonuçlar, vücut kompozisyonlarını iyileştirmek için haltercilerin kullandığı dozun (10-20mg/gün) sadece bir kısmı olduğu göz önüne alındığında umut vericidir.

Bu yaşlı erkekler ve kadınlar ayrıca kas gücünde önemli artışlar yaşadı, 12 haftanın sonunda bench press’lerine 10kg eklediler.

Kadınlarda Erkeksileşmeden Kas Hipertrofisi

Kadınlar steroid bileşenleri alırken erkeksileşme etkilerine özellikle duyarlıdır. Ancak, Ostarine’in bu konuda çok güvenli olduğunu çalışmalarda görüşmüştür. Yukarıda alıntılanan çalışmada erkeksileşme konusunda en riskli grup olan yaşlı kadınlarda da erkekleşme etkileri yaşanmadı.

Yağ Kaybı

Ostarine, insülin duyarlılığını artırarak subkütanöz ve viseral yağ kaybını tetiklemesi nedeniyle definasyon (cut) için etkili ve tercih edilen bir SARM’dır.

Viseral yağdaki azalmalar ostarine’in eşsiz bir özelliğidir, birçok anabolik steroid viseral yağı artırabilir.

Bu, bazı steroid kullanıcılarının bel çevresinin öne çıkan bir görüntüsü olmasının nedenidir, yüksek viseral yağ seviyelerine işaret eder.

Ancak Ostarine kullanırken, özellikle bel bölgesinde olmak üzere tüm vücutta yağ kaybını fark edilir seviyede olur; bel ölçüsünü azaltır.

Ostarine ayrıca olumlu metabolik etkilere de sahiptir, gün boyu kalori harcamasını artırır ve kullanıcıların kalori açığı oluşturma şansını iyileştirir. Dolayısıyla, doğrudan ve dolaylı lipolitik etkilere sahiptir.

Yaşlılar üzerinde yapılan çalışmada, kullanıcılar 0,6kg yağ kütlesi kaybı yaşadılar. Ostarine kullanan ve düzenli olarak ağırlık kaldırma ve kardiyovasküler egzersiz yapan yaşlı olmayan kişilerde daha belirgin yağ kayıpları gözlendi. Yaşlı olan ve antrenman yapmayan hastalarda da yağ kaybı gözlenmiştir.

Ostarine Yan Etkileri

Ostarine yapılan çalışmalarda prostat büyümesi ve kadınlarda erkeksileşmeye yol açmamış gibi görünüyor, ancak çeşitli steroid yan etkilerini olduğu da inkar edilemez.

Testosteron Baskılanması

Alıntılanan çalışmada, 12 hafta boyunca günde 3g ostarine alan erkeklerde serum testosteron seviyelerinde minimal dalgalanmalar yaşandı.

Ostarine kullanan bazı hastalar, 6 hafta boyunca günde 25mg alırken normal libido, gece ereksiyonları ve testis boyutu bildirmiştir (kaynak).

Ancak kullanıcıların yaptıkları SHBG testleri, ostarine’in döngü sonrası düşük testosteron seviyelerine yol açabileceğini göstermektedir. Bir kullanıcı 148 ng/dL skor aldı, bu da yaş aralığı için ortalama 264-916 ng/dL referans değerine göre önemli ölçüde düşüktür. Bu kullanıcının, 8 hafta boyunca günde 20mg Ostarine aldığını belirtmekte fayda var.

Bu nedenle, mevcut araştırmalara ve sosyal medyada deneyimini paylaşan kullanıcıların sonuçlarına dayanarak, Ostarine’in doğal testosteron seviyeleri üzerinde çok küçük dozlarda anlamlı bir etkisi olmadığı sonucuna varmak makuldür.

Ancak, yüksek dozlarda önemli bir baskılayıcı etkisi olabilir; bu her zaman kullanıcılar için hissedilebilir olmayabilir (test edilmedikçe farkına varılamaz) ve bileşenin bireyi nasıl etkilediğine bağlı olarak değişebilir (duruma göre farklılık gösterebilir).

Karaciğer Toksisitesi

Yaşlılar üzerinde yapılan çalışmada, AST/ALT karaciğer belirteçleri normal seviyelerin üzerine çıktı, bu da Ostarine’in hepatotoksik(karaciğere zarar verebilen madde) potansiyelini göstermektedir. Seviyeler aşırı tehlikeli seviyelere yükselmemiş olsa da, bu katılımcıların sadece dozun bir kısmını aldıklarını, kas gücü veya kütlesini geliştirmek için Ostarine kullanan sporcularla karşılaştırıldığında dikkate değerdir.

Ostarine’in karaciğer toksisitesi, ağızdan alınması (sıvı veya hap formunda) ve tamamen aktif hale gelmeden önce karaciğerden geçmesi gerektiğinden kaynaklanabilir; bu organda stres ve iltihaplanmaya neden olabilir.

Diğer SARM’lar olan LGD-4033 (Ligandrol) ve RAD-140 (Testolon) da hepatosellüler-kolestazik karaciğer hasarına yol açma potansiyeline sahip olduklarını keşfedildi. (kaynak)

Kolesterol Sorunları

Yukarıda kaynak gösterdiğimiz çalışmanın sonuçlarına göre HDL kolesterol (iyi kolestrol), 12 hafta boyunca günde 3mg ostarine alınması durumunda yüzde 27 azaldı. Bu, kullanılan minik doz göz önüne alındığında oldukça önemli bir oran; dolayısıyla Ostarine, kısa veya uzun vadede — hafif dozlarda bile — miyokard enfarktüsü (kalp krizi) riskini artırabilir.

Ostarine ve diğer SARM’ların HDL/LDL kolesterol seviyelerini bozmaları, oral olarak alınmalarına bağlı olabilir; böylece karaciğere girişte hepatik lipazı uyarır — bu enzim HDL’yi azaltır ve arteriyel plak oluşumunu artırır.

Jinekomasti ve Su Tutma

Bazı SARM’lar, androjen reseptörüne güçlü bir şekilde bağlanarak testesteronun daha fazla serbest kalmasına yol açar ve serbest kalan testesteron aromatize olarak dolaylı yoldan östrojeni yükseltebilir.

Sonuç olarak, SARM’lar kullanırken bazı kullanıcılarda şişkinlik veya jinekomasti şikayetleri oluştu.

Ancak, ostarine kullanıcıları genellikle minimal su tutma bildirir hatta daha kuru bir fizik raporlarlar. Gelişmiş insülin duyarlılığı da Ostarine’in kadın cinsiyet hormonu üzerinde minimal etkisi olduğunu gösterir; bu nedenle jinekomasti geliştirme riski düşük olarak düşünülür.

Bir kullanıcı, ostarine döngüsü sonrası estradiol seviyelerini test ederek bunu doğruladı (5); ölçülen seviye normaldi, 17,4 pg/mL (ortalama aralık: 7,6-42,6 pg/mL).

Saç Kaybı

Bazı kullanıcılar, kürleri sırasında saç kaybı veya saçlarda incelme yaşadıklarını anlatmışlardır. (kaynak, kaynak), 5-alfa redüktaz enzimi ostarine ve diğer SARM’lar da mevcut olmadığı halde.

Saç kaybının oluşmasının nedeni, serbest kalan testestertorandan dolayı yükselen DHT (dihidrotestosteron) seviyeleridir.

Ostarine Kullananlar

Bu kullanıcı, düzenli ağırlık antrenmanıyla birlikte 45 gün boyunca günde 20 mg Ostarine kullanmıştır.

Kullanıcı 3 kg kilo vermiş ancak daha yüksek kas tanımı seviyeleri nedeniyle oldukça daha kaslı görünüyor. Dolayısıyla, tartılar Ostarine alırken sonuçları gözlemlemek için doğru bir yol olmayabilir; çünkü eş zamanlı kas yaparken yağ kaybı meydana geldiği için tartıda hiç değişim de gözlenmemiş olabilir. Bu nedenle, döngüler öncesi/sonrası ilerlemeyi izlerken aynı ışık ve açıda fotoğraf çekmek oldukça önemlidir.

Not: Bu sonuçlarda gözüken kazanım ortalamanın üzerindedir. Bu kullanıcı, Ostarine ile daha düzenli bir şekilde antrenman yaptığını belirtmiş.

Bu kullanıcı, 6 hafta süresince Ostarine kullanımının ardından 5 kg kaybetti. İlk haftada günde 12,5 mg, kalan 5 hafta boyunca günde 25 mg uyguladı.

Bildiği kadarıyla sıfır yan etki bildirdi, ancak dikkate değer miktarda yağ kaybı yaşadı; bu kayba kas dolgunluğu ve damarlılıkta artışlar eşlik etti.

Not: Kalori açığı oluşturulan bir diyet, bu dönüşüm sırasındaki yağ yakımına katkıda bulunmuş olabilir.

Ostarine’nin ona herhangi bir yağsız kas kütlesi kazandırmadığına inanıyor, ancak ostarine definasyon sırasında kas korumasına katkıda bulunmuş olabilir. Gücü 6 haftalık döngüsü boyunca tamamen aynı kalmıştır.

Yukarıdaki kullanıcı, günde 20 mg uygulayarak 8 haftalık bir Ostarine kürü sonrasında10 kg kaybetti.

Döngüsü boyunca kalori açığı oluşturduğu bir diyet benimsedi, bu da önemli miktarda yağ kaybına yol açtı. Herhangi bir fark edilebilir kas kütlesi kazanmış gibi görünmüyor, kas tanımında büyük iyileşmelere rağmen.

Gücünün aynı kaldığını bildiriyor, ancak düşük kalorilerle (günde 1800 kalori) ile definasyon yaparken boyutunu ve gücünü korumak için Ostarin’in çok yardımcı olduğunu düşnüyor.

Yan etkiler açısından, kür sonrası karaciğer enzimlerini ve testosteronu testleri yaptırmış. ALT karaciğer enzim skoru yüksek, yaklaşık olarak maksimum ortalama seviyelerin %30 üzerinde, yani 57 IU/L idi.

Testosteron seviyeleri de düşüktü. Ayrıca, kür sonrası bir çöküş yaşadığını, yorgun hissettiğini bildirdi.

Ostarine sonuçlarının, hafif bir Anavar veya Winstrol döngüsüne benzer olduğunu söylemek yanlış olmaz; kas kazanımı ve yağ kaybı eş zamanlı olarak meydana geliyor; aynı şekilde benzer yan etkilerle karşılaşılıyor

MK 2886 Ostarine Dozu

Ostarine için FDA ve Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı onayı olmadığından, dozaj yönergeleri henüz belirlenmemiştir. Ancak, klinik çalışmalarda 3mg, 9mg ve 18mg/gün olmak üzere birkaç başarılı doz kullanılmıştır.

Vücut kompozisyonlarını geliştirmek isteyenler genellikle günde 10-30 mg Ostarine alır.

Kadınlar genellikle erkeksileşme etkilerinden kaçınmak amacıyla bu aralığın daha düşük değeri olan 10mg/gün dozunda kalırlar.

Daha yüksek dozajların Ostarine’nin kas hipertrofisini daha fazla teşvik edebileceği ve bu nedenle yağ kaybını öne çıkaran daha düşük dozajlara göre daha etkili bir kür olabileceği düşünülmektedir.

Ancak, daha yüksek dozajların ostarine’nin yan etkilerini, özellikle kolesterol ve karaciğer değerlerini, kötüleştirebildiğini görmüş bulunmaktayız.

Ostarine Kürü

Yağ kaybı ve kas koruma için uyarlanmış yaygın bir Ostarine kürü:

8 hafta boyunca günde 20mg Ostarine

Not: Yukarıdaki döngü genellikle erkekler tarafından kullanılır. Kadınlar genellikle 4-8 hafta boyunca günde 10mg alır.

Bazı durumlarda ostarine, ilk 8 haftada kolesterol, karaciğer ve testosteron değerleri aşırı derecede kötüye gitmemişse, 12 haftaya kadar kürü uzatabilir.

Ostarine, diğer SARM’larla ve steroidlerle birlikte alınabilir, ancak bu, tansiyon ve karaciğer enzimlerinin daha da yükselmesi nedeniyle önerilmez.

Ostarine ve Cardarine Kombinasyonu

Bazı kullanıcılar, özellikle daha belirgin yağ kaybı için, definasyon (cut) dönemlerinde Ostarine’i (MK-2866) Cardarine (GW501516) ile birlikte kullanmayı tercih eder.

Cardarine bir SARM değil, bir PPARD (Peroxisome Proliferator-Activated Receptor Delta) reseptör agonisti olup insülin duyarlılığı ve yağ asidi oksidasyonu üzerinde olumlu bir etkiye sahiptir; böylece tıpta obeziteyi tedavi etmeye potansiyel olarak yardımcı olabilir.

Araştırmalar, Cardarine’in hem hayvan hem de insan çalışmalarında yağ kütlesini önemli ölçüde azalttığını gözlemlemiştir. (kaynak)

Cardarine’in dolaşım sistemi koruyucu özelliklere sahip olduğunu, HDL kolesterol seviyelerini artırdığını ve böylece Ostarine’den kaynaklanan kan basıncındaki dalgalanmaları potansiyel olarak azaltabileceğini göstermiştir. (kaynak)

Cardarine Hakkında

Ancak, Dr. Thomas O’Connor, 2000’den fazla SARM kullanıcısının laboratuvar sonuçları üzerine yaptığı gözlemlere dayanarak Cardarine’in hepatotoksik etkilerini gözlemlemiştir. Karaciğer üzerindeki olumsuz etkilerini günde 50mg anavar almakla eşdeğer kabul edilebilir; dolayısıyla bunu Ostarine ile birleştirmek karaciğer değerlerini kötüleştirebilir.

Cardarine, yakın zamanda geliştirildiği için SARM’lar gibi araştırma kimyasalı olarak sınıflandırılır. Bu yüzden

Cardarine ilk olarak 2001 yılında bilimsel araştırmalarda yer aldı, dolayısıyla yan etkileri henüz tam olarak anlaşılmamıştır.

Cardarine ile ilgili endişemiz, kanserojenik riskidir, uzun dönemli hayvan çalışmaları onun kullanımı ve çeşitli kanserler arasında güçlü bir korelasyon göstermektedir. (kaynak)

Fitness topluluğundaki insanlar, bu tür çalışmaları aşırı yüksek dozajların kullanıldığı gerekçesiyle eleştirmiştir, ancak en küçük dozaj aralığı bile kanser oluşturma riski kanıtlamıştır. Bu, türe göre hesaplandığında, 80 kg’lik bir insanda 65mg doza denk gelen bir 5mg/kg dozajını içerir.

Bu, bugün fitness yapan erkekler ve kadınlar tarafından kullanılan dozajlara oldukça yakındır. Sonuç olarak, Cardarine’in güvenliği şüphelidir ve bu nedenle 2009 yılından sonra geliştirilmesi durdurulmuştur.

Ostarine İle Birlikte Kullanılabilecek Supplementler (Gıda Takviyeleri)

Ostarine ve diğer Seçici Androjen Reseptör Modülatörleri (SARM) kullanırken potansiyel yan etkileri azaltabilecek gıda takviyeleri aşağıda listelenmiştir. Ancak, bu bilgiler genel bir öneridir ve herhangi bir gıda takviyesi veya ilaç kullanmaya başlamadan önce bir sağlık uzmanına danışmanız gerekmektedir.

1. Devedikeni (Milk Thirstle): Karaciğer sağlığını destekler ve potansiyel karaciğer toksisitesini azaltabilir.
2. Omega-3 Yağ Asitleri: Kardiyovasküler yan etkileri azaltmaya yardımcı olabilir.
3. CoQ10 (Koenzim Q10): Kalp sağlığını destekleyebilir.
4. Çinko ve Magnezyum: Testosteron üretimini destekleyebilir, bu da doğal testosteron seviyelerinin düşmesi gibi bir yan etkiyle başa çıkmada yardımcı olabilir.
5. N-Asetil Sistein (NAC): Antioksidan özellikleri ile karaciğer sağlığını desteklemeye yardımcı olabilir.
6. D Vitamini: Kemik sağlığını ve genel iyi oluş hali için önemlidir, özellikle SARM’lar androjen reseptörlerini etkileyebileceğinden.
7. Yeşil Çay Ekstresi: Metabolizmayı destekler ve antioksidan içerir. Ostarine definasyon döneminde tercih edilen bir SARM olduğu için etkilerini artırmaya yardımcı olabilir.
8. Saw Palmetto: Prostat sağlığını desteklemek için kullanılır, bu da SARM’ların prostat üzerindeki potansiyel etkilerini azaltabilir.
9. B Vitamin Kompleksi: Enerji metabolizması ve genel sağlığı destekler.
10. Taurin: Elektrolit dengesini ve hücresel hidrasyonu iyileştirebilir, bu da özellikle yoğun egzersiz yaparken faydalı olabilir.

Yukarıdaki gıda takviyeleri, Ostarine veya diğer SARM’lar ile olası yan etkileri azaltmada yardımcı olabilecek bazı örneklerdir. Ancak, bu takviyelerin etkinliği bireysel olarak değişkenlik gösterebilir ve her durumda bir sağlık uzmanına danışmak en iyisidir.

Ostarine PCT (Kür Sonrası Tedavisi)

Ostarine, hafif bir SARM olarak kabul edilir, bu nedenle HPTA’nın (hipotalamus-hipofiz-testis ekseni) tamamen kapanması olası değildir.

Ancak, testosteron seviyelerinde belirgin bir baskılanma beklenmelidir, bu yüzden semptomlara ve ne kadar testis küçülmesi ve testesteron kaybı olduğuna bağlı olarak Ostarine kullanıcıları için bir PCT düşünülebilir.

Eğer bir kullanıcı testosteron seviyelerinin düşük olduğunu, ancak enerji seviyeleri, testis boyutu ve libido normal olduğunu öğrenirse; PCT yapmayabilir.

Bu durumda, doğal testosteron seviyelerinin eski seviyelere dönmesi genellikle birkaç hafta sürer.

Eğer kullanıcılar döngü sonrası enerji seviyelerinde bir düşüş ve cinsel sağlıkta azalma yaşıyorsa, döngü sonrası clomid kullanmayı tercih edebilirler. Clomid, genellikle daha güçlü SARM’lar veya anabolik steroidler için kullanılan Nolvadex’e göre hafif bir ilaçtır.

Clomid, HPTA’nın iyileşmesini hızlandırarak düşük testosteron belirtilerinin süresini kısaltmaya yardımcı olur.

Bir PCT olarak, genellikle 30 gün boyunca, günde 25mg Clomid reçete edelir.

Ostarine için PCT, son dozdan 3-4 gün sonra başlamalıdır; yarı ömrü 14-16 saattir ve bu noktada vücuttan tamamen temizlenmiş olacaktır. Temizleme süresi yarı ömrün 5,5 katıdır.

Özet

Ostarine (MK-2866), insülin duyarlılığı üzerindeki olumlu etkileri ve androjen reseptörünün uyarılması nedeniyle güçlü yağ yakma özelliklerine sahiptir.

Ancak yağsız kas kazançları hafiftir ve LGD-4033 veya RAD-140 gibi daha güçlü SARM’larla karşılaştırıldığında daha düşüktür.

SARM’ların yan etkilerinin şiddeti sıklıkla küçümsenir ve hafif SARM’lar bile (Ostarine gibi) kalp ve karaciğerle ilgili toksisite gösterebilir. Testosteron baskılanması da olasıdır, kullanıcıları geçici olarak hipogonadal bırakır.

Buna karşılık, Anavar, bir oral steroid; aslında Ostarine’den daha güvenli olabilir, etkilerini belgeleyen birkaç on yıllık tıbbi araştırma vardır. Anavar, Ostarine ile ilgili olarak: kolesterol değişiklikleri, yükseltilmiş karaciğer enzimleri ve testosteron baskılanması gibi benzer yan etkiler gösterir; ancak bunlar genellikle sorun oluşturmaz, bu yüzden Anavar’ın tıpta FDA onaylı statüsü vardır.

Bu nedenle, Anavar’ın risk-kazanç oranını, Ostarine’e göre daha arzulanan buluyoruz; özellikle yağ kaybı, güç ve kas kazançları açısından daha kayda değer sonuçlar verecektir.